her yere izler bırakan Baktığı her göz'de hayâl olan. Kalemi kanatlarıyla tutan,Çırpınışını yazılara yansıtan bir Siyah kelebeğim.Hepinizi beklerim.Hoşgeldiniz Efendim.!



31.08.2010

EYLÜL'E


Şimdi seni bekliyorum kendime gelebilmek için
Gelmene saatler kala yazıyorum.
Sen bana geleceksin, ben kendime
Akşamları üşümeyi bekliyorum seninle.
Yeniden kalemi elime alıp yazmayı.
Sayfaları doldurmayı,
Üzerine tarih atmayı.
Sarı yapraklarını düşür ellerime.
Kuru dallarında ilk günlerin acemi telaşıyla gel.
Prangaları atacağım ayaklarımdan.
Yine imkansız için ağlayacağım.
Serinliğim olsun yüreğime düşen her yağmur damlan.
Her gelişin gibi yine Aşk ile gel.
El ele iki sevdalı gibi gel.
Koşarak değil, usul usul gel.
Derin izler bırak yine.
unutulmaz ol
İstanbul gibi, eşsiz kokunla gel.
Seni bekliyorum yine her yıl olduğu gibi.
TÜm hüznümü giyindim güzelim siyahlarımla.
Hazırım sana.
Çabuk geçme, çabuk gitme.
Belki görmem birdaha ki seneye.
Sonbahar'ını topla getir koy soframıza.
Kana kana içeyim bulutlarından akan sağnak yağmurunu.
Yine ıslanayım pencere kenarında.
Gökyüzüne kaldırdımmı yüzümü,
Tüm kirlerim günahlarım arınacak sanki.
Saatler kaldı gelmene.
Açtım kollarımı EYLÜL'E...

ѕιуαн кєℓєвєк

26.08.2010

YORGUN SAVAŞÇI SAHALARDA.

Hepinize merhabalar Çok özledim sizleri. Bloğumu, yazmayı çok özledim. Daha öncede dediğim gibi yaz aylarını pek sevmem. Hele ki aşırı sıcaklarda çok durgunlaşırım. Aklım durur adeta. Kafam karışır, ruhuum daralır hiç bir işe elimi atamam. Ama artık yavaş yavaş havalar normal seyrine dönmeye başladı. En azından biraz rüzgar esmeye başladı. Durum böyle olunca bende sahalara yavaşça süzülmeye karar verdim. yokluğumda merak edip yorum bırakan arkadaşlarıma çok teşekkür ederim.
Bu sıkıcı yaz döneminde aslında kayda değer pek bir şey yapmadım ama Oğlumun Sünnetini aradan çıkardım. Ağustos'un 14'de Oğlumu sünnet ettirdik. Evde ailecek ve bir kaç dostumuzla Sünnet kınası yaptık. Ardından eyüp sultan ziyaretimizi yaptık ve hemen haftası oğlumuzu sünnet ettirdik. şimdi bir tek sünnet mevlüdümüz kaldı. O nuda hayırlısıyla bititirsem biraz olsun rahata kavuşacam.
Annem bu yıl ameliyat olduğu için seneye bırtakmıştık sünnet olayını ama beklemeye gerek olmadığına karar verdim. Çok fazla masraf etmekten büyük şahaşalı bir sünnet düğünü yapmaktan kaçındım. ülkemizde bu kadar maddi sıkıntı yaşanırken, insanlar iş aş, para bulamazken, bana büyük paralar hasramak eşime masraf yaptırmak yakışmazdı. Bu nedenle oğlumun sünnetini aceleye getirdim. Küçük bir törenle oğlumun sünnetini hayırlısıyla nihayete erdirdik. Darısı tüm erkek ailelerine İnşallah. Oğlum bu yıl ilkokul 1. sınıfa başlayacak okullar açılmadan da kurtulmak istedim. Sünnet mürüveti bile uğraş verici bir olay. Ve insanın sırtında bir kambur gibi yük oluyor. Fazla tefferuata girmediğim halde çok yoruldum. Ama çok şükür Allah yardım etti.

Annemi merak edenleriniz varsa sağlığı iyi ama morali iyi değil. Artık çalışamıyor eskisi gibi. Yarım insan oldu kadın. malülen emeklilik için gerekli yerlere başvurdular babamla. En azından emekli olursa artık çalışmasına gerek kalmayacak. Paşa paşa maaşını alacak ve geçinecek. Bunu neden paylaştım. Dua istiyorum arkadaşlar. annemin emekli olup rahata çıkması için sizden de Dua istiyorum. Artık çalışmasını istemiyorum. Evinde oturup sağlığına dikkat etmesini istiyorum. Allahımdan tek temennim bu. Duanızı eksik etmeyin.

2010 yılı bana çok iyi gelmedi. Çok sıkıntılar atlattık maddi, manevi, sağlık açısından zor bir sene oldu. Hâlâ da sıkıntılar devam ediyor. İnşallah en kısa zamanda feraha rahata çıkarız.
Hepinizi sevgiyle kucaklıyorum ve oğlumun bir kaç Sünnet fotosuyla sizleri başbaşa bırakıyorum
























































25.08.2010

‎1 Okul 170 Öğrenci İçin El Ele Kampanyasına desteklerinizi bekliyoruz...

‎1 Okul 170 Öğrenci İçin El Ele Kampanyasına desteklerinizi bekliyoruz...

Onlar bizden okul çantası istiyorlar. Çizgili ve kareli defterler. Kırmızı ve kurşun kalem. Kalemkutusu. Düş dünyalarını resimlemek için renk renk boyalar istiyorlar. Bu sese kulak verin, bir milyonkalem kampanyasına siz de destekte bulunun. Bloglarınızda banner ve kampanya linklerimizi vererek katkıda bulunun.


Göndermek istediğiniz kalem, defter, silgi, boya kalemi, kalem kutusu vb. hediyelerinizi:


Çınarcık İlköğretim Okulu
Halit Kılıç (Okul Müdür Yardımcısı)
Hasan Baba Yolu - Çınarcık - Yalova

Nakdi yardımlar için:
Yalova / Çınarcık Ziraat Bankası
Çınarcık ilköğretim okulu
Okul aile birliği hesabı
560-9858-5002


adresine yollayabilirsiniz. Gönderilerinizi takip edebilmemiz için, lütfen birmilyonkalem@gmail.com adresine e-posta ile bilgi veriniz. Lütfen gönderilerinizin üzerine "Birmilyonkalem Umut Çiçekleri Okulda" kampanyası notunu eklemeyi unutmayınız. Çocuk gülücüklerinde yer bulmak umuduyla.


1MK
1milyonkalem sitesi editörleri adına
Erkan BAL & A. Şebnem SOYSAL
Site Admini Genel Koordinatör

Not: Gönderiler direkt okul müdürlüğüne yapılmalıdır. Bir milyonkalem sitesi bütün kampanyalarında olduğu gibi asla yardımları kendisi kabul etmez. Bu konuda okul müdürlüğü dışında herhangi bir yere gönderimde bulunmayınız

19.08.2010

Yeni Kampanyamız: Umut çocukları okulda


Haydi dostlar elimizi taşın altına koyalım.! Ne kaybederiz ki?
24 Ağustos 1999 Günlerden Salı
Marmara depreminden 7 gün sonra...


Enkazın altından iki kişi sağ çıkartıldı. Bunlardan birisi 155 saat sonra Yalova /Çınarcık'ta kurtarıldı. Kurtarılan erkek çocuk 5 kilo kaybetmiş, susuzluktan dili kurumuştu. Ailecek altı katlı bir binanın giriş katında oturuyorlardı. Babası ve üç ablası depremde öldü.

O çocuk, yani İsmail ÇİMEN bugün nerede ne yapıyor dersiniz? İsmail gibi depremin yıkıntıları arasına doğan pek çok çocuğumuz bugün ne yapıyor? Nerede hangi imkanlarla yaşıyorlar, Okula gidiyorlar mı? Bir ihtiyaçları var mı? Deprem yaralarını ne kadar sarabildiler?


DEPREM ÇİÇEKLERİ UMUDA AÇSIN!
1 Milyon Kalem'de yeni bir kampanyaya daha başlıyor.
Bir milyonkalem olarak, Yeşilovacık, Dursunbey, Tokat, Ulupamir, Adıyaman derken bu sonbaharda Yalova Çınarcık'taki çocuklarımızın tuttuğu kalem, yazdığı defter olmak için hazırlanıyoruz.


Onlar bizden okul çantası istiyorlar. Çizgili ve kareli defterler. Kırmızı ve kurşun kalem. Kalemkutusu. Düş dünyalarını resimlemek için renk renk boyalar istiyorlar. Bu sese kulak verin, bir milyonkalem kampanyasına siz de destekte bulunun. Bloglarınızda banner ve kampanya linklerimizi vererek katkıda bulunun.


Göndermek istediğiniz kalem, defter, silgi, boya kalemi, kalem kutusu vb. hediyelerinizi:


Çınarcık İlköğretim Okulu
Halit Kılıç (Okul Müdür Yardımcısı)
Hasan Baba Yolu - Çınarcık - Yalova

Nakdi yardımlar için:
Yalova / Çınarcık Ziraat Bankası
Çınarcık ilköğretim okulu
Okul aile birliği hesabı
560-9858-5002


adresine yollayabilirsiniz. Gönderilerinizi takip edebilmemiz için, lütfen birmilyonkalem@gmail.com adresine e-posta ile bilgi veriniz. Lütfen gönderilerinizin üzerine "Birmilyonkalem Umut Çiçekleri Okulda" kampanyası notunu eklemeyi unutmayınız. Çocuk gülücüklerinde yer bulmak umuduyla.


1MK
1milyonkalem sitesi editörleri adına
Erkan BAL & A. Şebnem SOYSAL
Site Admini Genel Koordinatör

Not: Gönderiler direkt okul müdürlüğüne yapılmalıdır. Bir milyonkalem sitesi bütün kampanyalarında olduğu gibi asla yardımları kendisi kabul etmez. Bu konuda okul müdürlüğü dışında herhangi bir yere gönderimde bulunmayınız

10.08.2010

O GELİYOR.!

Bu makaleyi, geçen sene Ramazan öncesi paylaşmıştım sizlerle. Zaman ne de çabuk geçiyor. Sanki bu yazıyı dün yazmış gibiyim. Bu yıl da bizi bu mübarek aya ulaştırdığı için Allah'a Şükür ediyorum.
Geçen yıl paylaştığım bu yazıyı yeniden sizlere sunuyorum.
Hayırlı Ramazanlar Diliyorum. 11 ayın Sultanı olan Ramazan ayımız mübarek olsun. Allah sabır ve kolaylıklar versin. Bu sıcak ve nemli havada, 16 saat gibi uzun bir zamanda oruç tutmak kolay olmasa da emin ki Allah bunun da sabrını verecektir. Hepinize bol keyifli, güzel, bol ibadetli bir Ramazan ayı diliyorum.

O GELİYOR.!
Üzülme bu da geçer arkadaş..Yollar uzun kısaltmak için uğraşma..Hayat bu kimine felek,kimine kelek..Kader; kimine sever,kimini döver..Bir bardak çayın yanında bir dostun varmı derteleşecek sen ona bak..
Varsa bir tabak çorban bir dilim ekmeğin işte yaşama sebebin'dir unutma..küsme hayata kapama gözlerini güneşe çekme perdelerini kalbinin..Her zaman hazır ol hayatın çelmelerine..Plan yapma ki hayat gülmesin arkandan oynanacak oyunlara..


Bıkma yaşamaktan bıktırma kimseyi küskün bakışlarınla..Gülmeye çalış her daim..Senden de beteri var..
Sakin olmaya çalış her zaman..skunetini hiç bozma..Terbiye sınırlarını aşma..Durma durduğun yerde unutma.Dünya dönmeye devam ediyor..
Düşün düşündüklerini dışa dök kalbinde biriken sıkıntıları..Anlat, yaz,söyle oku..Bir çocuğun gözlerine bak mesela,bir kediye su ver olmazmı?..Dert dinle yoldaş ol eşine dostuna..Kibirlenme ne perisin ne de padişah..


İnsan oğlusun doğrunla yanlışınla.. 2 metre beyaz kefen giyeceksin göçünce sende sırtına..Sabırlı ol beklentilerin olmaya çalışsın mükafatların artsın..en sevdiğine sarıl öp yargılama,hatasız kul olmazki..Sende ne hatalar yaptın zamanın da kaç tane kalp kırdın..Kınama kimseyi ki kınanmayasın...Doğru sözlerinle ört ayıpları,Boş laf etme ki dinlesin padişah bile seni..Herşeyin çok olanı değil az ama doğru dürüst olanı makbuldur..

Çok edinmek için yanlışa sapma kendin olmaktan çıkma..Sevilmek için yalan söyleme,kurtul kibirin den nefterinden,Aç kucaklarını bak yeni bir şans veriyor sana yaradan..11 aydır yaşadığın yalancı cennetin üstünü örtemeye geliyor..Yeniden güzele iyiye doğruya sevgiye şefkate çağırıyor..
Az kaldı kapıyı çalmak üzere..Tertemiz karşıla misafirin,kirini at bedenin den,Kötü düşünceni at beyninden Şeytanı kovda aç kalp'inin kapısını bakk


Şehr-i Ramazan geliyor.. !!




4.08.2010

ELLERİM BENİM DİL'İM.

Bir düşünün ellerimiz ne kadar önemli bir organımızdır öyle değil mi?
Yemek yerken, bir kalemle yazı yazarken, çiçeğimize su verirken, çocuğumuzu severken, bir kediyi okşarken ellerimizden yardım alırız. Ellerimiz belki de tüm organlarımız dan daha da önemlidir.
Gözleri görmeyen bir engelli bile, elleriyle her türlü işini yapar. Hatta resim bile çizebilir.
Ellerimiz aslında, sadece işlerimizi yapmamıza yardımcı bir araç bir organ değildir.
Ellerimiz belkide bizim dilimizdir. Bir elin nesi var iki elin sesi var deriz ya, aslında iki elimizin dili de vardır.
Yabancı bir dil öğrenmek için tonlarca para verip kursalara hatta yabancı ülkelere bile gidiyoruz.
Peki iki elimizle yeni bir dil öğrenemeyiz mi sizce? Bir düşünün.! Yabancı bir turistle iletişime geçmek öyle yada böyle kolaydır. Ama işitme engelli bir kişi ile iletişim hiçte kolay değildir.
Bir hastanede yada bir okulda, size elleriyle derdini anlatmaya çalışan bir işitme engelliye rastladınız mı hiç?
Karşınıza böyle bir durum çıksa ne yaparsınız?
Bimilyonkalem yazar ve editörlerinden Sayın, Oğuz Marangoz bunları düşünerek çok güzel bir kampanya başlattı. İşitme engelli kişilerle iletişime geçmek, onlara yardımcı olabilmek adına,
İŞARET DİL'İ ÖĞRENİYORUZ adlı yeni bir kampanyaya el attı. Sizde küçük bir başlangıçla işaret dilini öğrenebilir, İşitme engelli bir arkadaşınız veya sizden yardım isteyen birine yardımcı olabilirsiniz.
Aşşağıda yayınlanan bu broşünde işaret dilini öğrenmeye yarayan bir kaç küçük temel işaret var.
Öğrenmeye bununla başlayabilirsiniz. Bu bröşürü bloglarınızda yayınlayarak kampanyaya destek verebilirsiniz.
Yayınladığım kısa video da yine işaret dilini öğrenmeye yarayan işaretlerlerden faydalanabilirsiniz.

Unutmayın.!
BİR DİL BİR İNSAN.
ELLERİMİZ BİZİM DİLİMİZDİR.
BİR ELİN NESİ VAR, İKİ ELİN DİLİ VAR.